14 Ekim 2012 11:50 | 2553 kez okundu
İkinci Dünya Savaşı, 1 Eylül 1939 günü Nazilerin Polonya’yı işgaliyle başladı. Ardında 52 milyon ölü, milyonlarca yaralı, sakat ve harabeye dönmüş kentler ile acı ve gözyaşı bıraktı. İnsanlık tarihinin bu en acımasız, en kanlı ve en kirli savaşının başladığı gün, yani 1 Eylül, Dünya Barış Günü olarak kabul edildi.
Günümüzde, küresel emperyalizm kuşatma ve yok etme atağını, etki alanını genişleterek sürdürmektedir. Sonu getirilemeyen çatışmalar, terör ve şiddet, dünyanın birçok noktasında insanlığın geleceğini tehdit etmektedir. Küreselleşme dünya uluslarına; barış, adalet, kardeşlik, özgürlük değil, aksine daha fazla yoksulluk, daha fazla işsizlik, daha fazla açlık ve daha fazla savaş getirmiştir. Küreselleşme, Irak’tan Filistin’e, Afganistan’dan Libya ve Suriye’ye kadar insan ve yaşam karşıtı eylemlerini sürdürmektedir.
Bugün Amerikan emperyalizminin başını çektiği egemen güçler, “özgürlük ve demokrasi” söylemlerinin arkasına gizlenerek, enerji kaynaklarını ele geçirme hırsıyla Ortadoğu’yu kan gölüne çevirmektedir. Suriye’de yaşananlar bunun son örneğidir. Emperyalizmin Ortadoğu’yu yeniden yapılandırma projesine alet olan AKP ise Suriye’ye karşı savaş çığırtkanlığı yapmaktadır.
Türkiye’de siyasi sorumluluk üstlenenlerin, Atatürk’ün 80 yıl boyunca cumhuriyetimizin dış politikasını yönlendiren “Yurtta barış, dünyada barış” ilkesinin hedefini çok iyi değerlendirmeleri ve ders almaları zorunludur. Çünkü biz, teslimiyetçi dış politika izlemeyen, savaşa, işgale ve talana ortak olmayan, barış içinde bir Türkiye istiyoruz.
Biz, barışın, demokrasinin ve insan haklarının yerleşmediği bir ülkede emekçilerin haklarının da korunmasının olanaklı olmadığını biliyoruz. Demokrasiye, insan haklarına ve hukukun üstünlüğüne inanan ve yıllardır terörün acısını yüreğinde duyan Eğitim-İş üyeleri olarak artık dünyada barış olsun istiyoruz. Okullarımızda savaşların tarihini değil, barışı anlatmak istiyoruz.
Barışın, sevginin ve hoşgörünün herkes tarafından yaşam biçimi olarak benimsendiği; savaşın, terörün, çatışmanın, şiddetin, kavganın olmadığı bir dünya dileklerimizle, tüm halkımızın ve dünya uluslarının Dünya Barış Günü’nü kutluyoruz.