03 Mart 2021 23:34 | 2212 kez okundu
ATATÜRK İSLAM DÜNYASININ YETİŞEN EN BÜYÜK LİDERİDİR!
29 Ekim 1923’te ilan edilen Türkiye Cumhuriyeti, 3 Mart 1924’te Meclis’te kabul edilen 3 temel yasa ile nitelik kazanmıştır. Bu temel yasalar;
Devrim yasalarıyla, halifelik kaldırılarak laik düzene geçilmiş, Şeriye ve Evkaf Vekâleti kaldırılarak bunun yerine Diyanet İşleri Başkanlığı kurulmuş, Erkan-ı Harbiye Vekâleti kaldırılarak ordu siyaset dışı bırakılmıştır.
Böylece Osmanlı Devleti’nin teokratik yapısı bir kenaraitilmiş, islam coğrafyasının ilk laik devleti kurularak,bölgesine örnek olmuştur. Ama bu iş hiç de kolay olmamıştır.
Ülkenin içinde bulunduğu koşullar, henüz demokrasiye geçiş dengelerini taşımaktan çok uzaktaydı. Ekonomi buğday, incir, üzüm, tütün üzerinden yürüyordu. Kendi giyeceği bezi, kendi tüketeceği şekeri zor karşılıyordu. Öyle bir ülke ki nüfusun %85’i köylü. Uzun süren savaşların da etkisiyle yoksulluk ve cehaletin birlikte yaşandığı bir toplum yapısı... İşte bu koşullar altında Mustafa Kemal Atatürk’ün; kurtuluş ve kuruluş için, olağan üstü bir hazırlığı bulunduğunu görüyoruz. Aynı zamanda bir zamanlama dehası olduğunu söylemek, tarihe karşı borcumuzdur.
Ülkemiz bölgesinin çekim merkezi olmuştur.
Bu üç yasa nitelikleri ve içerikleri nedeniyle çok büyük devrimlerdir. İçinden geçtiğimiz günler, bu devrimlerinnimetlerini daha iyi anlamamız gereken günlerdir. Bu coğrafyada birçok ülke vatandaşı radikal İslamcı anlayışların şiddet ve teröründen kaçarak, kendi topraklarını terk ederek, daha güvenli gördüğü bizim ülkemize sığınma nedeni bu devrimlerin sonucudur. Bu gerçekliği asla unutmayalım. Bunedenle her 3 martta cumhuriyetin üç devrim yasasına 83 milyon vatandaşımızla sahip çıkmaya devam edeceğiz.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk;
“Uygar uluslar önünde saygınlık kazanmak isteyen Türk ulusu, çocuklarına vereceği eğitimi okul ve medrese namında birbirinden büsbütün başka iki çeşit kuruma teslim etmeye katlanamaz... Eğitim ve öğretim birleştirilmedikçe aynı fikirde, aynı zihniyette bireylerden oluşan bir ulus yapmaya olanak aramak boş bir uğraştır”.
Atatürk’ün bu sözleri, eğitimin tam ikiye bölündüğü günümüz Türkiye’sinde geçerliliğini halen korumaktadır.
Bu yasalar Türk toplumunu ortaçağ karanlığından kurtarmak amacını taşıyan ileri adımlardır.
Türk aydınlanması, bu üç temel yasadan sonra birbirini tamamlayan devrimlerle yürütülmüştür. Devletin, toplumun, hukukun, eğitimin laikleşmesi sağlanmıştır.
Laik toplum ve bilimsel eğitime sahip çıkacağız.
Ne yazık ki, ülkemizi bu günlere taşıyan bu devrimler zayıflatılarak, tersyüz edilmeye çalışılmaktadır.
Laik eğitimin ve laik toplumun çok daha önem kazandığı bu süreçte, cumhuriyetimizin kazanımlarına, ülke bütünlüğümüze ve her öğrencimizin Anayasamızın 42. Maddesine göre,parasız nitelikli eğitim alma hakkına sahip çıkmaya devam edeceğiz.
Bu düşüncelerimizle, Mustafa Kemal Atatürk islamcoğrafyasında yetişen en büyük liderdir.Diyoruz…
03.03.2021