Eğitim İş Samsun Şubesi
 

Köşe Yazıları | KILIK KIYAFET ÜZERİNDEN SİYASE

07 Ekim 2013 00:00 | 1967 kez okundu | Geri Dön

KILIK KIYAFET ÜZERİNDEN SİYASET

Rüstem Kara

                                              KILIK KIYAFET ÜZERİNDEN SİYASET

    16 Eylül 2013 tarihinde okulların eğitim-öğretime açılması ile birlikte okulları siyasetlerine alet etme gayreti içinde olanlar yine işe türban ve kılık kıyafetle başladılar. Öğrencilere serbest kıyafet uygulaması ile şirin görünmeye çalışmalarının asıl hedefinin türbanı ve kara çarşafı okullara  ve kamu kurumlarına sokmak olduğu açıkça görülmüştür. Özel okulların hemen hepsini pırıl-pırıl formalarıyla okullarına gittiğini gören öğrencilerimiz bir-bir  kendi okullarında formalarına sahip çıkmaya çalışmaları anlayana iyi bir ders olmuştur. Ortaöğretim çağındaki gençler, giysilerinin siyaset malzemesi yapılmasına karşı ilk tepkilerini bu şekilde göstermiş oldular. Hiç kimse bundan böyle kılık kıyafet üzerinden siyaset yapmasın. Formaya dönüşün anlamı budur. Ekonomik koşulları iyi olan ailelerin çocuklarına özel eğitim okullarında giydikleri formanın rahatsızlık oluşturamadığı bir yerde nasıl olurda dar gelirli yoksul ailelerin çocuklarının, üzerlerine giydikleri formaları onları rahatsız eder?

     Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde bir ortaokulda Türkçe öğretmeninin okula çarşafla gelmesi basına yansımıştır. Ancak bu olay, münferit bir olay değil, cumhuriyetin değerlerine yönelik saldırının eğitim ayağıdır. Ülkemizin her yerinde benzer olaylar yaşanmaktadır. Okullar ve diğer kamu kurumlarına türbanı ve çember sakalı sokmak için düğmeye basılmıştır. Anayasanın temelini oluşturan laiklik ilkesi hedef alınmıştır. Sonuçta, çarşaf okullarımıza kadar girmiştir.

   “Oysa laik devlet modelinde devlet aygıtını cisimleştiren kamu görevlisi, görevi başında aidiyet hissettiği bir inanç grubuna vurgu yapamaz. İnancını görünümüyle dışa vuran kişinin eliyle sunulan kamu hizmetini, farklı bir inanca sahip yurttaş, taraflı bulabilir.

   Kamu görevlisinin “sadece kamu hizmeti sunduğu zaman dilimi ile sınırlı olmak üzere” uymakla yükümlü olduğu kılık-kıyafeti, özel yaşamında özgürce inancını yaşamasına engel değildir. Çünkü laik devlet, yurttaşının belirli bir inanca sahip olması ya da hiçbir inanca aidiyet hissetmemesi nedeniyle baskı altına alınmasını somut hukuk kurallarıyla yasaklar.”

      İktidarın ve onların paralelinde hareket edenlerin büyük bir çoğunluğu devletin kaynaklarından çıkar sağlamak üzerine, ticari faaliyetlerin başında olmaları da tesadüf değildir. Kamu kurumlarını özel sektöre devretmeye çalışanların, bu kurumlarda kadrolaşmaları, kendilerine çıkar sağlamaya çalışmaları, çeşitli entrikalarla bu kurumlara yerleşmeleri ve onların yöneticisi olmaları, halkımızın gözünden kaçmamaktadır.

   Halkımız ve gençler olan bitenin farkındadır. Kandırıldığını görmektedir.  Yüz binlerce üniversite mezunu gencimiz işsiz, geleceksizdir. Artık kılık kıyafet mağduriyeti üzerinden siyaset yapmayı bırakıp, gençlerin sorunlarına çözüm bulsunlar.

                                                                          Rüstem KARA

                                                           Eğitim-İş Samsun Şube Başkanı

 

(0) Yorum

Güvenlik * Ad Soyad

Sms ve Bülten Aboneliği

Adı Soyadı
İl - İlçe
Gsm Telefonu
Eposta Adresi
Güvenlik
  • Yazarlar
  • Yorumlar
  • Bu Ay
Kayıt Yok